Merhaba, bu yazımda solucan delikleri hakkında düşündüklerim ve birkaç varsayımımı ele alacağım.
Önce iki telefon arasındaki bluetooth bağlantısına bakalım, A telefonu B telefonuna dosya gönderirken belki, "Ortada kablo yok, bu nasıl oluyor?" diyebiliriz, halbuki bu orada bir iletişim gerçekleşmediğinin kanıtı değildir, sadece doğru gözlüklerimizi takmadığımız anlamına gelir, tıpkı televizyon kumandasına komut verdiğimizde önündeki lambadan çıkardığı mor ışığı çıplak gözle göremezken telefon kamerasıyla görebilmemiz gibi, evde güvenle deneyebilirsiniz.
Şimdi ana konumuz solucan deliklerine geçelim, aynı telefon örneğinde olduğu gibi --- birinin belirli bir boyutta açıldığını varsayalım, bağlandığı yer ise bir başka solucan deliği, değil mi? Ne kadar basit. Bir solucan deliği açılmış girişi var ve diğer solucan deliği farklı yerde ve çıkışı var. Maalesef bunun böyle olmadığını düşünüyorum. (Şimdi bahsedeceğim her şey düşündüğüm teoriler, kesin gerçekler değildir)
Birincisi telefon bağlantısı gibi değil, bir yerden başka yere aktaran basit bir iletişim aracı da değil bu solucan delikleri. Tam aksine içeride tekillik denilen kavram geçerli, yani bir solucan deliğinin girişi diğerinin çıkışından ışıkla bile zamanında ulaşılamayacak şekilde uzak olabilir, peki bu solucan delikleri birbirine nasıl bağlıdır? Teorim şöyle, öncelikle paralel evrenlerinin ve bunların sayısının sınırsız olduğunu (ben buna inanıyorum) ve solucan deliklerinin içinde bildiğimiz zaman kavramının büküldüğünü ve geçmiş ve geleceğin aynı anda yaşandığını varsayalım. Şöyle ki, bir solucan deliği sadece diğer solucan deliğine bağlanmaz. Mantıken evet böyledir, fakat işi biraz ilginçleştirelim, öncelikle bu solucan deliği, bilinen uzay-zaman kavramını büküp alternatif evrenlere bağlanıyor olabilir, sadece bu varsayımdan solucan deliğinin sınırsız sayıda çıkışı olduğunu varsayabiliriz, ikinci varsayım (ilkinin üzerine inşa edilen) solucan deliklerinin ışık hızının geçerek uzay-zamanı büktüğünü varsayalım, maddeye gerçekliğini veren şey zamandır, yani Dünya'nın var olduğunu biliyoruz fakat 30 milyon önce sorsalar buna inanmazdık değil mi? Şu an ve bu zamanda Dünya var olur ve sürekliliğini zaman sayesinde devam ettirir (en azından şimdilik) solucan deliğinin girişi diğer bir zamanda (geçmiş veya gelecek) farklı solucan deliğine bağlanıyor olabilir, yani solucan deliğinin çıkışı aslında girişinin bitişindedir fakat aynı zamanda değildir, bu delikler birbirlerini zamanda bağlarlar ve biz tek bir evrenin tek bir zamanında yaşadığımız için bunu algılayamayız. Üçüncü varsayım (ilk ikisinin üzerine inşa edilen) delik girişinin farklı bir evrene açılan bir kapı olabileceğini varsaydık, aynı zamanda farklı bir zamana da açılabileceğini söyledik, o zaman bu ikisinin beraber olabileceğini de varsayabiliriz,
yani bir solucan deliğinin girişi,
aynı zamanda sonsuz alternatif evrenlere çıkabilir,
sonsuz farklı zamanda aynı evrene çıkabilir,
üçüncü varsayıma göre bir solucan deliği sonsuz farklı zamanda sonsuz alternatif evrene açılabilir.
Yani geçmişte, şimdi veya gelecekte karşılaşacağımız solucan deliği aslında tekil yani bir, aynı olabilir. Aslında tek bir tekillik vardır, ve oluşan bütün solucan delikleri buna bağlıdır diyebiliriz, tekillik bir şeyin tek olmasıdır. İçeride ne olup bitiriyor bilemiyorum fakat her şeyin tek bir zerreye, hicim'e çıktığı bellidir. İçeride ne uzay (3 boyutlu en-boyut-yükseklik) ne de zaman (4. boyut) vardır. Bizim sonsuz varsaydığımız kavramlar orada tektir. Bana göre içeri giren bir cisim aynı yere çıkmaz, aynı cisim farklı zamanlara çoklu olarak çıkabilir, veya sonsuz parçaya bölünerek sonsuz yerlere çıkabilir. Bu varsayımlar, solucan deliklerinin ışık hızını aşarak nasıl farklı yerde çıkışları olduğunu ve bunun gözlemle bulunamayacak derece de olduğunu gösterir.
Yazım ve blogum en ham halindedir, kısa zamanda düzenleyeceğim. Bu teorime değerli yorum ve eleştirilerinizi bekliyorum, teşekkür ederim.
